Gecenin bu vaktine kadar gözüme uyku girmemesinin tek nedeni öğretmen atamalarında yapılan adaletsizlik. Bugün tercih sonuçları açıklandı, yine binlerce öğretmen adayının hayalleri başına yıkıldı. Oysa öğretmenlik topluma yön veren, yön vermesi gereken mesleklerden biri. Ama burası Türkiye tabii, unutmamak gerek..
FETÖ olayları sonucunda halkın desteğini arkasına alan hükümet artık her pozisyona kendi adamlarını getirmenin yollarını arıyor. Öyle ki artık öğretmen atamalarında bile bu durum söz konusu. Binlerce öğretmen FETÖ bağlantısı gerekçe gösterilerek meslekten men edildi. Bu öğretmenlerin tamamının FETÖ ile bağlantısının olması ise söz konusu olamaz. Ancak 15 Temmuz darbe girişimi sonucunda artık halkın desteğini tam olarak arkasına alan hükümeti durdurmak mümkün değil. Önce öğretmenlerin mülakatla alınması gündeme geldi, daha sonra sözleşmeli öğretmenlik saçmalığı onaylandı. Yani sözleşmeli öğretmen olabilmek için mülakatlara girmek gerekiyor. Bu işin bu konuma geleceği hiç aklıma gelmezdi.
Yıllardır öğretmenler KPSS sınavı baz alınarak atandılar. Ancak artık KPSS sınavından alınan puan sadece bir öğretmenin mülakata girip giremeyeceğini belirliyor. Dolayısıyla KPPS'den 90 alan bir öğretmen mülakattan 60 puan aldığında atama puanı olarak mülakatta verilen 60 puan baz alınıyor. Bunun adı düpedüz adam kayırma olsa da bu uygulamaya devam edileceği açıklandı. Yani hak yenmeye devam edilecek.
Mülakatlar yaklaşık 10 dakika sürüyor. Yıllarca öğrenim gören, formasyon alan, geceleri uykusuz geçirip KPPS çalışan binlerce öğretmenin kaderini bu 10 dakika belirliyor. Daha net bir söylemle bir öğretmen adayının öğretmen olup olamayacağı sadece 10 dakikada belirleniyor. Bir ülkede eğitime verilen değer öğretmene verilen değerle doğru orantılıdır. Bir öğretmen adayını 10 dakikalık mülakatla değerlendiren bu zihniyetin eğitime verdiği değeri anlamak zor değil.
Mülakat denince birçok kişinin aklına öğretmen adayının bölümüne paralel bir uygulama geliyor. Ancak bu gibi bir durum söz konusu değil. Size saçma sapan sorular soruluyor, karşınızdaki kişileri tatmin etmeye çalışıyorsunuz. ''Reis denince aklınıza kim geliyor?'' sorusu da mülakatlarda sorulmuş sorular arasında yer alıyor. Bunu yapanlar aklımızla mı alay ediyor anlamıyorum.
KPSS puanı sayesinde 126. olan bir öğretmen adayı mülakattan 90 almasına rağmen 4300 alım yapılan bir branşa atanamıyorsa sesimizi yükseltmemiz gerekiyor. Bu düpedüz adam kayırmadır. Memleket her geçen gün çamura saplanırken kimileri iktidar türküsü tutturmaya devam ediyor. Oysa iktidar demek halkı memnun etmek demektir, şimdikilerin öyle bir derdinin olduğunu düşünmüyorum.
Bir öğretmen adayı olarak gelecekten umudum yok, hele ki bu uygulamaya devam edildiği sürece hiç olmayacak. Devlet benim haklarımı gözetmediği müddetçe devlet midir? Beni adam yerine koymayan, adam kayıran, hak yiyen devlet midir? Nereye kadar bu düzen devam edecek? Kendi ülkemizde yabancı gibi yaşıyoruz, ağır vergiler ve yoksulluk halkın belini bükmüş durumda. Ancak siyasi olarak ülkenin başındakiler değişmiyor. Halk birçok şeyi görmezden gelmeye devam ediyor. Zararın büyüğünü biz görüyoruz, kaymağını ise siyasiler yiyor.
15 bin askeri okul öğrencisinin hayatını karartan devlet şimdi de binlerce öğretmenin adayının hayatını kararttı. 4 yıllık eğitim nasıl olur da 10 dakikalık mülakatla ölçülebilir?
Zoruma giden şeylerden biri de herkesin bir yerden torpil bulması ve bunu marifetmiş gibi anlatmaları. Sorsak ülkenin yüzde doksanı müslüman, ama hak yeme konusunda kimse milletimizin eline su dökemez. Alınan bu kararlar gün gelir birilerinin ayağına dolanır, torpille atanan öğretmenler yarın bir gün öğrencilerinin yüzüne nasıl bakacaklar merak ediyorum. İnsan hakkı yiyenden eğitimci olur mu?
Devir Ankarada dayısı olanın devri maalesef. Ben de atanamayanlardanım, hakkım bunlara zehir zıkkım olsun.
YanıtlaSil